Araştırma, kan basıncının düşürülmesinin, halk içinde “bunama” olarak tanımlanan demansı önlemeye yardımcı olabileceğini ortaya koydu.
“European Heart Journal” tıp mecmuasında yayımlanan araştırmada, bilim insanları kan basıncı ile demans içindeki ilişkiye ait bir çalışma yürüttü.
Araştırma kapsamında, uzmanlar, 20 kadar ülke ve bölgeden, ortalama 69 yaşında, yüksek tansiyon kıssası olan 28 bin kişinin sıhhat bilgilerini tahlil etti ve denekleri ortalama 4 yıl boyunca izledi.
“ARAŞTIRMA SONUÇLARI ORTALARINDA DOĞRUSAL BİR BAĞLANTI OLDUĞUNU GÖSTERİYOR”
Araştırmacılar, kan basıncını düşürmenin, bunama riskini azaltmada değerli bir tesiri olduğu kararına vardı.
George Global Sıhhat Enstitüsü Global Beyin Sıhhati Ünitesinden Dr. Ruth Peters, “Çalışmanın sonuçları, hangi tıp tedavinin kullanıldığına bakılmaksızın, kan basıncının düşürülmesi ile daha düşük demans riski içinde büyük ölçüde doğrusal bir bağlantı olduğunu gösteriyor” dedi.
Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) datalarına nazaran, dünya genelinde Alzheimer ile yaşayan 55 milyonu aşkın kişi bulunuyor.
Alzheimer, günlük aktivitelerde azalma ve bilişsel yeteneklerde bozulma ile nitelenen nöropsikiyatrik semptomların ve davranış değişikliklerinin eşlik ettiği nörodejeneratif bir hastalık olarak tanımlanıyor.
“European Heart Journal” tıp mecmuasında yayımlanan araştırmada, bilim insanları kan basıncı ile demans içindeki ilişkiye ait bir çalışma yürüttü.
Araştırma kapsamında, uzmanlar, 20 kadar ülke ve bölgeden, ortalama 69 yaşında, yüksek tansiyon kıssası olan 28 bin kişinin sıhhat bilgilerini tahlil etti ve denekleri ortalama 4 yıl boyunca izledi.
“ARAŞTIRMA SONUÇLARI ORTALARINDA DOĞRUSAL BİR BAĞLANTI OLDUĞUNU GÖSTERİYOR”
Araştırmacılar, kan basıncını düşürmenin, bunama riskini azaltmada değerli bir tesiri olduğu kararına vardı.
George Global Sıhhat Enstitüsü Global Beyin Sıhhati Ünitesinden Dr. Ruth Peters, “Çalışmanın sonuçları, hangi tıp tedavinin kullanıldığına bakılmaksızın, kan basıncının düşürülmesi ile daha düşük demans riski içinde büyük ölçüde doğrusal bir bağlantı olduğunu gösteriyor” dedi.
Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) datalarına nazaran, dünya genelinde Alzheimer ile yaşayan 55 milyonu aşkın kişi bulunuyor.
Alzheimer, günlük aktivitelerde azalma ve bilişsel yeteneklerde bozulma ile nitelenen nöropsikiyatrik semptomların ve davranış değişikliklerinin eşlik ettiği nörodejeneratif bir hastalık olarak tanımlanıyor.