Bilim Konseyi Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, kapalı yerlerde maske zorunluluğunun kalkması daha sonrası konuştu: Maske takmak isteyen vatandaşlarımız var ise nasıl isterlerse o denli davranabilirler.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Toplum Bilimleri Konseyi Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, salgın sürecindeki yeni devri kıymetlendirdi.
Dün gerçekleşen Bilim Şurası daha sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafınca açıklanan, toplu taşıma ve sıhhat kuruluşları dışında tüm kapalı alanlarda maske kullanmasın tümüyle kaldırılması konusuna da değinen Prof. İlhan, Covid-19 sürecinin dinamik bir müddetç olduğunu ve bu evrede alınan sonucun yerinde olduğunu söylemiş oldu.
Bundan daha sonra ferdî tedbirlerin daha fazla ön planda olacağına dikkat çeken İlhan, şunları söylemiş oldu:
– Geldiğimiz etapta da günlük 2 bin civarı hadisemiz var ve 10-15 gündür de bu biçimde devam ediyor. Hadiseler oldukcaken alınacak tedbirler ile hadiseler azken alınacak tedbirler şüphesiz birbirinden farklı. Salgın devrinin dinamik bir müddetç olduğunu bilmemiz gerekiyor.
RİSKLİ KÜMELERDE AŞILAMA DEVAM EDİYOR
– Olaylar hayli olduğunda, aşı yokken maske takmak, aralığa dikkat etmek, kalabalık alanlarda bir ortaya gelmekten kaçınmak hakikat bir yaklaşımken; elinizde aşı üzere bir silah olduğu takdirde artık giderek olayların da aşağı düşmesi ile birlikte kişisel tedbirlerin ön plana çıktığı, riskli kümelerde aşılamanın devam ettiğini, hepimizin de salgınla çabayı öğrendiğini düşündüğümüzde bu türlü devam edecek olması epeyce da beklenen bir müddetçti” tabirlerini kullandı.
– Kısa vakit evvel Sıhhat Bakanımız açık havalarda maske kullanmasına gerek olmadığını söz etmişti. Dün itibariyle de Cumhurbaşkanımızın Bilim Şurası toplantımız daha sonrasındaki açıklamalarında da yer aldığı üzere artık kapalı alanlarda maske kullanmasına gerek yok. İki yer istisna ki bu daha evvel de konuşulmuştu. Biz de lisana getirmiştik. Şu an için sıhhat kuruluşlarında risk devam edebiliyor zira hali hazırda olaylarımız var.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Toplum Bilimleri Şurası Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan
DİĞER KISITLAMALAR DA KALKACAK
– Hastaneye gelen vatandaşlarımızın hem kendilerini müdafaası birebir vakitte şayet enfekteler ise diğerlerini enfekte etmemeleri için bu biçimde bir yaklaşım var. Keza toplu taşımalar da hayli kalabalık olduğu için bir daha bu biçimde bir yaklaşım var. Hadise sayıları binin altına düştüğünde, hatta artık pandemiden daha farklı olarak isimlendirebileceğimiz endemik sporadiğe gerçek kaydığı takdirde bu kısıtlamaların kalkacağını da söylemek mümkün.
– elbette burada maske takmak isteyen vatandaşlarımız var ise onların da nasıl isterlerse o denli davranmaları gerektiğini tabir etmek gerekiyor. Yani toplumda hiç bir vatandaşı ‘niye maske takıyorsun ya da niçin maske takmıyorsun’ diye eleştirmek yerine her insanın açıkçası kendi bulunduğu yerde kendi risklerini kıymetlendirerek bilhassa 65 yaş üzeri olan, kronik rahatsızlığı olan vatandaşların aşı olarak, öteki vatandaşlarımızın ise artık öğrendiğimiz biçimde; kapalı alanda kalabalıkta bir ortaya geliyor ve arayı koruyamıyorsak kesinlikle havalandırmaya dikkat etmeli, birbirimiz ile temaslarda da dikkatle ilerleyerek daha âlâ bir sureci yaşayabileceğimizi söylemek mümkün.
ÇOK FARKLI BİR VARYANT KELAM KONUSU OLURSA…
İnşallah bundan daha sonraki süreçte de bu biçimde bir risk kelam konusu olmaz. Hiç beklemiyoruz diyebiliriz ancak epeyce fazla beklemiyoruz demek tahminen de daha hakikat olacaktır. Lakin fazlaca farklı bir varyant kelam konusu olursa salgınla çabayı öğrendiğimiz için hepimiz bununla çabaya devam edeceğiz. Ancak bunun fazlaca düşük bir ihtimal olduğunu, şuan giderek olağanlaşmaya başlayan sürecimizde; yaklaşık iki buçuk yıldır konutlarımızda, güç şartlarda çalışanlarımız, biz bilim insanları, doktorlarımız ve kayıplarımız ile birlikte yaşadığımız bu sıkıntı sürecin giderek sonlanmaya gerçek yol aldığını söylemek mümkün.
65 YAŞ ÜZERİNE DİKKAT
İki yıldır vatandaşlarımız Ramazan Bayramı yapmadı ve büyüklerini ziyaret etmediler. Gönüller bir olsa da fiziki ve toplumsal uzaklık açısından birbirlerinden uzak durdular. Artık bu bayram bir ortada olma vakti. Ancak bir ortada olduğumuzda da 65 yaş üzeri büyüklerimize, kronik hastalığı olanlara salgın öncesindeki üzere de dikkat etmemiz gerekiyor. Biliyorsunuz salgın öncesinde de grip riski kelam konusuydu, teneffüs yolu ile geçen hastalıklar için riskler kelam konusuydu.
BURUN AKINTISI, ATEŞ, HALSİZLİK
Kalabalık bir biçimde büyüklerimizi ziyaret edecek isek kesinlikle havalandırmaya dikkat etmemiz gerekiyor. elbette temas edeceğiz, sarılacağız, büyüklerimizin ellerini öpeceğiz, birbirimiz ile kucaklaşacağız ancak bu süreçler içerisinde de bir daha dikkatli olmamız gerekiyor. Buradaki anahtar konulardan birisi de özellikler bireylerin kendisinde enfeksiyon bulguları var ise, burun akıntısı, ateş ve halsizlik üzere. Bu süreçte kendilerini biraz izole edebilirler ve bu süreçte maske takabilirler. Çok kalabalık olacaksa bu biçimde büyüklerimiz maske takabilirler, havalandırmaya bir daha epey dikkat edebilirler.
NORMALE ULAŞMAYA ÇOK YAKINIZ
– Şayet süreci bu türlü devam ettirirsek inşallah Ramazan daha sonrasında yaz periyodunda daha güzel günleri yaşayabiliriz. Tahminen hareketliliğin fazlaca artması ile bir arada, insanların memleketlerine, tatil beldelerine gitmesi ile bir arada az da olsa olaylarda artış da meydana gelebilir. Fakat bundan tasa etmemek, olabildiğince dikkatli bir biçimde ilerlemek, süreci en hasarsız biçimde geçirmemizi sağlayacak. Olağana ulaşmaya fazlaca yakın olduğumuz şu vakit diliminde bizim elimizi de epeyce kolaylaştıracaktır kanısındayım.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Toplum Bilimleri Konseyi Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, salgın sürecindeki yeni devri kıymetlendirdi.
Dün gerçekleşen Bilim Şurası daha sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafınca açıklanan, toplu taşıma ve sıhhat kuruluşları dışında tüm kapalı alanlarda maske kullanmasın tümüyle kaldırılması konusuna da değinen Prof. İlhan, Covid-19 sürecinin dinamik bir müddetç olduğunu ve bu evrede alınan sonucun yerinde olduğunu söylemiş oldu.
Bundan daha sonra ferdî tedbirlerin daha fazla ön planda olacağına dikkat çeken İlhan, şunları söylemiş oldu:
– Geldiğimiz etapta da günlük 2 bin civarı hadisemiz var ve 10-15 gündür de bu biçimde devam ediyor. Hadiseler oldukcaken alınacak tedbirler ile hadiseler azken alınacak tedbirler şüphesiz birbirinden farklı. Salgın devrinin dinamik bir müddetç olduğunu bilmemiz gerekiyor.
RİSKLİ KÜMELERDE AŞILAMA DEVAM EDİYOR
– Olaylar hayli olduğunda, aşı yokken maske takmak, aralığa dikkat etmek, kalabalık alanlarda bir ortaya gelmekten kaçınmak hakikat bir yaklaşımken; elinizde aşı üzere bir silah olduğu takdirde artık giderek olayların da aşağı düşmesi ile birlikte kişisel tedbirlerin ön plana çıktığı, riskli kümelerde aşılamanın devam ettiğini, hepimizin de salgınla çabayı öğrendiğini düşündüğümüzde bu türlü devam edecek olması epeyce da beklenen bir müddetçti” tabirlerini kullandı.
– Kısa vakit evvel Sıhhat Bakanımız açık havalarda maske kullanmasına gerek olmadığını söz etmişti. Dün itibariyle de Cumhurbaşkanımızın Bilim Şurası toplantımız daha sonrasındaki açıklamalarında da yer aldığı üzere artık kapalı alanlarda maske kullanmasına gerek yok. İki yer istisna ki bu daha evvel de konuşulmuştu. Biz de lisana getirmiştik. Şu an için sıhhat kuruluşlarında risk devam edebiliyor zira hali hazırda olaylarımız var.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Toplum Bilimleri Şurası Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan
DİĞER KISITLAMALAR DA KALKACAK
– Hastaneye gelen vatandaşlarımızın hem kendilerini müdafaası birebir vakitte şayet enfekteler ise diğerlerini enfekte etmemeleri için bu biçimde bir yaklaşım var. Keza toplu taşımalar da hayli kalabalık olduğu için bir daha bu biçimde bir yaklaşım var. Hadise sayıları binin altına düştüğünde, hatta artık pandemiden daha farklı olarak isimlendirebileceğimiz endemik sporadiğe gerçek kaydığı takdirde bu kısıtlamaların kalkacağını da söylemek mümkün.
– elbette burada maske takmak isteyen vatandaşlarımız var ise onların da nasıl isterlerse o denli davranmaları gerektiğini tabir etmek gerekiyor. Yani toplumda hiç bir vatandaşı ‘niye maske takıyorsun ya da niçin maske takmıyorsun’ diye eleştirmek yerine her insanın açıkçası kendi bulunduğu yerde kendi risklerini kıymetlendirerek bilhassa 65 yaş üzeri olan, kronik rahatsızlığı olan vatandaşların aşı olarak, öteki vatandaşlarımızın ise artık öğrendiğimiz biçimde; kapalı alanda kalabalıkta bir ortaya geliyor ve arayı koruyamıyorsak kesinlikle havalandırmaya dikkat etmeli, birbirimiz ile temaslarda da dikkatle ilerleyerek daha âlâ bir sureci yaşayabileceğimizi söylemek mümkün.
ÇOK FARKLI BİR VARYANT KELAM KONUSU OLURSA…
İnşallah bundan daha sonraki süreçte de bu biçimde bir risk kelam konusu olmaz. Hiç beklemiyoruz diyebiliriz ancak epeyce fazla beklemiyoruz demek tahminen de daha hakikat olacaktır. Lakin fazlaca farklı bir varyant kelam konusu olursa salgınla çabayı öğrendiğimiz için hepimiz bununla çabaya devam edeceğiz. Ancak bunun fazlaca düşük bir ihtimal olduğunu, şuan giderek olağanlaşmaya başlayan sürecimizde; yaklaşık iki buçuk yıldır konutlarımızda, güç şartlarda çalışanlarımız, biz bilim insanları, doktorlarımız ve kayıplarımız ile birlikte yaşadığımız bu sıkıntı sürecin giderek sonlanmaya gerçek yol aldığını söylemek mümkün.
65 YAŞ ÜZERİNE DİKKAT
İki yıldır vatandaşlarımız Ramazan Bayramı yapmadı ve büyüklerini ziyaret etmediler. Gönüller bir olsa da fiziki ve toplumsal uzaklık açısından birbirlerinden uzak durdular. Artık bu bayram bir ortada olma vakti. Ancak bir ortada olduğumuzda da 65 yaş üzeri büyüklerimize, kronik hastalığı olanlara salgın öncesindeki üzere de dikkat etmemiz gerekiyor. Biliyorsunuz salgın öncesinde de grip riski kelam konusuydu, teneffüs yolu ile geçen hastalıklar için riskler kelam konusuydu.
BURUN AKINTISI, ATEŞ, HALSİZLİK
Kalabalık bir biçimde büyüklerimizi ziyaret edecek isek kesinlikle havalandırmaya dikkat etmemiz gerekiyor. elbette temas edeceğiz, sarılacağız, büyüklerimizin ellerini öpeceğiz, birbirimiz ile kucaklaşacağız ancak bu süreçler içerisinde de bir daha dikkatli olmamız gerekiyor. Buradaki anahtar konulardan birisi de özellikler bireylerin kendisinde enfeksiyon bulguları var ise, burun akıntısı, ateş ve halsizlik üzere. Bu süreçte kendilerini biraz izole edebilirler ve bu süreçte maske takabilirler. Çok kalabalık olacaksa bu biçimde büyüklerimiz maske takabilirler, havalandırmaya bir daha epey dikkat edebilirler.
NORMALE ULAŞMAYA ÇOK YAKINIZ
– Şayet süreci bu türlü devam ettirirsek inşallah Ramazan daha sonrasında yaz periyodunda daha güzel günleri yaşayabiliriz. Tahminen hareketliliğin fazlaca artması ile bir arada, insanların memleketlerine, tatil beldelerine gitmesi ile bir arada az da olsa olaylarda artış da meydana gelebilir. Fakat bundan tasa etmemek, olabildiğince dikkatli bir biçimde ilerlemek, süreci en hasarsız biçimde geçirmemizi sağlayacak. Olağana ulaşmaya fazlaca yakın olduğumuz şu vakit diliminde bizim elimizi de epeyce kolaylaştıracaktır kanısındayım.