Biyolojik olarak yaş ilerledikçe insanların fizikî görünümünde kimi değişiklikler olduğunu biliyoruz. Bedenimiz yaşlandıkça değişim gösteriyor. Yüzümüzde kırışıklar meydana geliyor ve eskisi kadar enerjik olamıyoruz. Bunun önüne geçmek için uzmanlar beslenmeden spora biroldukca teklif sunuyor. Lakin argüman ediyoruz ki ruhsal yaşlanmayı daha evvel hiç duymadınız. Fakat hangi yaşta olursak olalım ruhsal yaşlılıktan korunamıyor olabiliriz.
“İnsanın doğar doğmaz yaşlanmaya başlar.”
Geçtiğimiz günlerde Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, ruhsal yaşlanma ile ilgili kimi açıklamalarda bulundu. Öztekin, ‘Biyolojik yaşlanmadan insan beyni de etkilendiği için hafıza, dikkat, algı kronolojik yaşa bağlı olarak zayıflar, yeni şeyler öğrenme zorlaşır. Bunlar yaşlanmanın doğal yapısında vardır’ dedi.
Psikolojik yaşlılık, biyolojik yaşlılığa göre bedene büyük hasar veriyor.
Bu yaşlanma cinsinde ise en değerli etkenin moral olduğunu belirten Öztekin, biyolojik yaşlılığa göre gerilimle uğraş etmenin daha güç olduğunu söylemiş oldu. Yaş ile ilgili olmayan bu yaşlılık tipi ile ilgili Öztekin, biyolojik yaşlılığa nazaran daha değerli kayıplara niye olduğunu belirtiyor.
Psikolojik yaşlılık, biyolojik yaşlılıktan bağımsız gelişen bir durumdur.
Psikolojik yaşlılık rastgele bir yaş aralığında gerçekleşebilir bu niçinle ebediyen morali yüksek tutmak gerekir. Kişinin gerilim altında olduğu ve ağır travmatik olaylar yaşadığı devirler bu yaşlılığın başlaması için alt yapı oluşturabilir.
Yaşlılık devrinde daha sık görülebilir.
Biyolojik manada yaşlılık belirtileri yaşamaya başlayan beşerler daha savunmasız olabiliyorlar. Öztekin, yaşlılık devrinde moralin kıymetli olduğunu ve bir sefer ıstıraba kapıldıktan daha sonra ruhsal yaşlılığında birlikteinde geleceğinin altını çiziyor.
Sosyal hayattan kopmayın.
‘Araştırmalarda, yaşlılıkta fizikî kapasitedeki azalmanın ve sıhhatin bozulmasının öneminden hayli, yaşlı birey için ruhsal ve moral durumun hayatı sürdürmede daha tesirli olduğu söz edilmektedir’ diyen Öztekin, bu vakitte şahısların toplumsal ömürden kopmadan hayata katılmasını tavsiye ediyor.
Peki, ruhsal yaşlılıktan nasıl korunabilirsiniz?
1. Fizikî sıhhate dikkat etmelisiniz.
Kişinin sıhhati ruhsal yaşlılık durumunda epeyce kıymetlidir. Sağlıklı beslenerek, şekerden ve ziyanlı hususlardan uzak durarak beden kimyanızı istikrarlı tutabilirsiniz. bu biçimdece hayata karamsar bakmaz ve daha olumlu olursunuz.
2. Sistemli ve yeterli uyumalısınız.
Uyku sistemi sıhhat konusunda düşündüğümüzden daha tesirli olabiliyor. Bu niçinle nizamlı uykuyu hayatınızda bir alışkanlık haline getirebilirsiniz.
3. Zihin güçlendiren aktiviteler yapmalısınız.
Bulmaca ve sudoku çözmek, kitap okumak, dinlenmek beyni çalıştıran ve dinç tutan aktivitelerdir. Bu bahsetmiş olduğumiz aktiviteleri günlük rutininiz haline getirebilirsiniz.
4. Spor ve nizamlı antrenman yapmalısınız.
www.buseterim.com.tr
Sağlıklı beslenmenin yanı sıra bu yaşlılıktan korunabilmek için uzmanlar sporun kural olduğunu belirtiyor
5. Gerilim ile uygun gayret etmelisiniz.
Hayatta başınıza gelen küçük ıstırapları ve ağır travmaları atlatabilmek için bir uzman dayanağı alabilirsiniz. Yahut meditasyon ve öbür çalışmalar ile gerilim düzeyini istikrarda tutmayı deneyebilirsiniz.
6. Toplumsallaşmayı unutmamalısınız.
Her ne olursa olsun beşerlerle bağlantı kurmaktan ve gülümsemekten bıkmamak gerekiyor.
7. Yaşama sevincinizi kaybetmemelisiniz.
Bunun için kendinize uzun ya da kısa vadede amaçlar koyabilirsiniz.
“İnsanın doğar doğmaz yaşlanmaya başlar.”
Geçtiğimiz günlerde Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, ruhsal yaşlanma ile ilgili kimi açıklamalarda bulundu. Öztekin, ‘Biyolojik yaşlanmadan insan beyni de etkilendiği için hafıza, dikkat, algı kronolojik yaşa bağlı olarak zayıflar, yeni şeyler öğrenme zorlaşır. Bunlar yaşlanmanın doğal yapısında vardır’ dedi.
Psikolojik yaşlılık, biyolojik yaşlılığa göre bedene büyük hasar veriyor.
Bu yaşlanma cinsinde ise en değerli etkenin moral olduğunu belirten Öztekin, biyolojik yaşlılığa göre gerilimle uğraş etmenin daha güç olduğunu söylemiş oldu. Yaş ile ilgili olmayan bu yaşlılık tipi ile ilgili Öztekin, biyolojik yaşlılığa nazaran daha değerli kayıplara niye olduğunu belirtiyor.
Psikolojik yaşlılık, biyolojik yaşlılıktan bağımsız gelişen bir durumdur.
Psikolojik yaşlılık rastgele bir yaş aralığında gerçekleşebilir bu niçinle ebediyen morali yüksek tutmak gerekir. Kişinin gerilim altında olduğu ve ağır travmatik olaylar yaşadığı devirler bu yaşlılığın başlaması için alt yapı oluşturabilir.
Yaşlılık devrinde daha sık görülebilir.
Biyolojik manada yaşlılık belirtileri yaşamaya başlayan beşerler daha savunmasız olabiliyorlar. Öztekin, yaşlılık devrinde moralin kıymetli olduğunu ve bir sefer ıstıraba kapıldıktan daha sonra ruhsal yaşlılığında birlikteinde geleceğinin altını çiziyor.
Sosyal hayattan kopmayın.
‘Araştırmalarda, yaşlılıkta fizikî kapasitedeki azalmanın ve sıhhatin bozulmasının öneminden hayli, yaşlı birey için ruhsal ve moral durumun hayatı sürdürmede daha tesirli olduğu söz edilmektedir’ diyen Öztekin, bu vakitte şahısların toplumsal ömürden kopmadan hayata katılmasını tavsiye ediyor.
Peki, ruhsal yaşlılıktan nasıl korunabilirsiniz?
1. Fizikî sıhhate dikkat etmelisiniz.
Kişinin sıhhati ruhsal yaşlılık durumunda epeyce kıymetlidir. Sağlıklı beslenerek, şekerden ve ziyanlı hususlardan uzak durarak beden kimyanızı istikrarlı tutabilirsiniz. bu biçimdece hayata karamsar bakmaz ve daha olumlu olursunuz.
2. Sistemli ve yeterli uyumalısınız.
Uyku sistemi sıhhat konusunda düşündüğümüzden daha tesirli olabiliyor. Bu niçinle nizamlı uykuyu hayatınızda bir alışkanlık haline getirebilirsiniz.
3. Zihin güçlendiren aktiviteler yapmalısınız.
Bulmaca ve sudoku çözmek, kitap okumak, dinlenmek beyni çalıştıran ve dinç tutan aktivitelerdir. Bu bahsetmiş olduğumiz aktiviteleri günlük rutininiz haline getirebilirsiniz.
4. Spor ve nizamlı antrenman yapmalısınız.
www.buseterim.com.tr
Sağlıklı beslenmenin yanı sıra bu yaşlılıktan korunabilmek için uzmanlar sporun kural olduğunu belirtiyor
5. Gerilim ile uygun gayret etmelisiniz.
Hayatta başınıza gelen küçük ıstırapları ve ağır travmaları atlatabilmek için bir uzman dayanağı alabilirsiniz. Yahut meditasyon ve öbür çalışmalar ile gerilim düzeyini istikrarda tutmayı deneyebilirsiniz.
6. Toplumsallaşmayı unutmamalısınız.
Her ne olursa olsun beşerlerle bağlantı kurmaktan ve gülümsemekten bıkmamak gerekiyor.
7. Yaşama sevincinizi kaybetmemelisiniz.
Bunun için kendinize uzun ya da kısa vadede amaçlar koyabilirsiniz.