Sözleşme Nasıl Hükümsüz Olur ?

Simge

Yeni Üye
**Sözleşme Nasıl Hükümsüz Olur?**

Sözleşmeler, taraflar arasında hak ve yükümlülüklerin belirlendiği, yasal olarak bağlayıcı anlaşmalardır. Ancak bazen, bir sözleşme yürürlüğe girdiğinde bazı nedenlerle geçersiz ya da hükümsüz olabilir. Hükümsüzlük, bir sözleşmenin geçerli sayılmaması ve sonuç doğurmaması anlamına gelir. Sözleşmenin hükümsüz olabilmesi için belirli hukuki sebeplerin mevcut olması gerekmektedir. Bu sebepler, Türk Borçlar Kanunu ve Medeni Kanun’da düzenlenmiştir. Sözleşmenin hükümsüz olması, çeşitli nedenlere dayalı olabilir ve bu durum sözleşmenin geçerliliğini tamamen ortadan kaldırır. Peki, bir sözleşme nasıl hükümsüz olur? İşte buna dair kapsamlı bir inceleme.

**Sözleşmenin Hükümsüz Olma Nedenleri**

Sözleşmeler, çeşitli sebeplerle hükümsüz hale gelebilir. Hukuki açıdan bir sözleşmenin hükümsüz olması için birtakım şartların gerçekleşmesi gereklidir. Bu şartlar arasında, tarafların iradelerinin geçerli ve özgür olması, kanunlara aykırılık içermemesi gibi unsurlar yer alır. Şimdi, sözleşmenin hükümsüz olmasına yol açan başlıca sebepleri ele alalım.

1. **Tarafların Ehliyetsizliği**

Sözleşme yapacak kişilerin, hukuki ehliyetleri olması gerekir. Yani, taraflar hukuken sözleşme yapmaya yetkili olmalıdır. Bir kişi, yasal olarak sözleşme yapma ehliyetine sahip değilse, bu kişinin yaptığı sözleşme hükümsüz olur. Türk Borçlar Kanunu’na göre, küçükler, akıl hastaları veya kısıtlı kişiler, hukuken sözleşme yapma ehliyetine sahip değildir. Bu gibi durumlarda yapılan sözleşmeler, taraflardan birinin ehliyetsiz olması nedeniyle hükümsüz kabul edilir.

2. **İrade Bozukluğu (Hile, Zorlama, Yanılma)**

Sözleşmenin geçerli olabilmesi için tarafların iradelerinin serbestçe ve doğru bir şekilde oluşmuş olması gerekmektedir. Eğer bir taraf, hileli bir davranışla ya da zorlama ile sözleşmeye taraf olmuşsa, sözleşme hükümsüz sayılabilir. Ayrıca, bir tarafın yanılma sonucu sözleşmeyi imzalaması da irade bozukluğuna yol açabilir ve bu da sözleşmenin hükümsüz olmasına neden olur. Hile, zorlama ve yanılma gibi durumlar, sözleşmenin geçerliliğini etkileyen önemli faktörlerdir.

3. **Kanunlara Aykırılık**

Sözleşme, geçerli bir şekilde kurulmuş olsa da, içeriği veya amacı kanuna aykırıysa, bu sözleşme hükümsüz sayılır. Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu, sözleşmelerin içeriklerinin topluma ve hukuka uygun olmasını şart koşar. Bir sözleşme, kamu düzenine, ahlaka veya yasaların öngördüğü kurallara aykırı olduğunda, bu sözleşme geçersiz olur. Örneğin, yasa dışı bir faaliyeti teşvik etmek amacıyla yapılan sözleşmeler hükümsüzdür.

4. **Sözleşmenin Şekil Şartına Uymaması**

Bazı sözleşmelerin geçerli olabilmesi için belirli şekil şartlarına uyması gerekir. Örneğin, taşınmazların devri gibi bazı işlemler, yazılı bir sözleşme ile yapılmalıdır. Eğer bu şekil şartlarına uyulmazsa, sözleşme hükümsüz kabul edilebilir. Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu’nda belirli sözleşmelerin, geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması gerektiği hükme bağlanmıştır.

**Sözleşme Hükümsüzlüğü ve Hükümsüzlüğün Sonuçları**

Bir sözleşme hükümsüz hale geldiğinde, o sözleşme geriye doğru geçersiz olur ve taraflar arasında doğmuş olan hak ve yükümlülükler ortadan kalkar. Ancak bu durumun bazı istisnaları da bulunmaktadır. Hükümsüzlük, genellikle sözleşmenin başlangıçtan itibaren geçersiz olduğunun kabul edilmesini ifade eder. Ancak bazı durumlarda, hükümsüzlükten önceki yapılan işlemler geçerli olabilir ve taraflar arasında bu işlemlere dayalı haklar ortaya çıkabilir.

**Sözleşme Hükümsüzlüğü Durumunda Ne Yapılmalıdır?**

Sözleşmenin hükümsüzlüğü durumunda, taraflar arasında herhangi bir hak ve yükümlülük doğmaz. Ancak sözleşmenin hükümsüzlüğünü ileri sürmek isteyen taraf, bunu mahkemeye başvurarak talep etmelidir. Hükümsüzlük, taraflardan birinin iradesiyle ya da bir hukuki işlemle ilan edilebilir. Eğer taraflar sözleşmenin hükümsüz olduğuna karar verirlerse, bu durumun tescil edilmesi gerekebilir.

**Hükümsüzlük Durumunda İleriye Dönük Hukuki Etkiler**

Bir sözleşmenin hükümsüz olmasının sadece geçerli olmama durumu yaratmakla sınırlı kalmayıp, taraflar arasında birtakım hukuki etkiler yaratması da mümkündür. Özellikle, yapılan bir işlemden dolayı bir taraf, zarar görmüşse, hükümsüzlük söz konusu olduğunda bu zararların tazmini talep edilebilir. Eğer sözleşme hükümsüz olursa, önceki işlemlerle ilgili olarak tarafların eski durumlarına geri döndürülmesi gerekebilir.

**Sözleşmenin Hükümsüz Olmasına İlişkin Örnekler**

1. **Yanılma ve İkna Edici Hile**

Örneğin, bir kişi bir mülkü satın almak amacıyla bir sözleşme imzalar ve satış sözleşmesinde belirtilen mülkün özellikleri hakkında yanlış bilgilendirilirse, bu durum sözleşmenin hükümsüz olmasına neden olabilir. Satıcı, alıcıyı yanıltarak sözleşmeye imza atmaya zorlamışsa, alıcı sözleşmenin hükümsüz olmasını talep edebilir.

2. **Zorlama ve Şiddet Kullanımı**

Bir başka örnek de, bir tarafın diğerini zorla bir sözleşmeye imza attırmasıdır. Eğer bir kişi, başka bir kişi üzerinde şiddet kullanarak ya da tehdit ederek bir sözleşmeye imza attırırsa, söz konusu sözleşme hükümsüz sayılacaktır. Çünkü sözleşme, serbest irade ve rıza ile yapılmış olmalıdır.

**Sonuç**

Sözleşmeler, taraflar arasında ciddi yasal bağlar oluşturur. Ancak çeşitli durumlarda, bu sözleşmelerin hükümsüz olması mümkündür. Bir sözleşmenin hükümsüz olma nedenleri arasında tarafların ehliyetsizliği, irade bozukluğu, kanunlara aykırılık, şekil şartlarına uymama gibi unsurlar yer alır. Sözleşmenin hükümsüz olması, taraflar arasında daha önce doğmuş olan yükümlülüklerin geçersiz sayılmasına yol açar. Bu durum, aynı zamanda hukuki açıdan birtakım sonuçlar doğurabilir. Sözleşmenin hükümsüzlüğü durumunda, taraflar genellikle mahkemeye başvurur ve tazminat gibi taleplerde bulunabilirler. Sözleşme hükümsüzlüğü, hem tarafların hem de toplumsal düzenin korunması açısından önemli bir hukuki olgudur.